tabiati-seviyorum - Yeraltı Su Kaynakları
   
Bizim Gözümüzde Doğa
  Ana Sayfa
  iletişimimiz :)
  Forum-üye ol
  Gazete
  Öyküler
  çevremiz
  TATLlSU KAYNAKLARI
  Yeryüzünün suları
  Yeraltı Su Kaynakları
  Çevre Kirliliği
  Çevre Kirliliğine Alınacak Önlemler
  İnsan Çevreci Değil Çocukları Nasıl Olsun?
  ÇEVREYİ KORUMAK MAKSADINDA BİZE DÜŞEN GÖREVLER
  Çevre yaşamları etkiliyor
  BUNLARI BİLİYORMUYDUNUZ?
  Orman Kaynaklarının Yok Edilme Sebepleri
  Dünyada Orman Alanları ve Tahribi
  Çevre Bakanlığının Görevleri
  Çevre koruma haftası
  Çevre İle İlgili Sözler,Sloganlar
  Çevre resimleri
  Çevre Şiirleri
  Çevre Oyunları
  Atık Tanımı Ve Çeşitleri
  Atık Çeşitleri
  Kimyasal Atıklar
  Su Kaynaklarının Kirlenme Nedenleri
  Suların Kirlenmesi
  Toprak Kirlenmesi Ve Erozyon
  Hava kirliliği
  Çevre Hakkında İlginç Tasarımlar
  Atatürk'ün Çevre İle İlgili Sözleri
  Atatürk'ün Çevre İle İlgili Anıları

1.2.1.3. Yeraltı su kaynakları:

Yeraltı su kaynakları, özellikle kırsal alanda yaşayan insanların kuyular yoluyla doğrudan kullandıkları su kaynaklarıdır. Aynı zamanda, yeraltı suları tarım alanlarının sulanmasında, evlerde ve endüstride kullanılmaktadır.

Yeraltı suları binlerce yıldan beri yavaş yavaş yeraltında toplanan sulardır. Yeraltı sularının toplanma hızı yavaştır. Yeraltı sularının aşırı kullanılması yüzünden yeraltı sularının seviyesi düşmektedir.


 

1.2.1.4. Kaynak suları:

Kaynak suları dendiğinde akla kaplıcalar, ılıcalar ve benzeri termal sular gelmektedir. Aslında kaynak suları, yeraltı ile yerüstü sularının arasındaki bir basamaktır. Dolayısıyla, yeraltı sularında meydana gelebilen bır kırlenme, kaynak suları yoluyla yeryüzune dek uzanabilir. Kaynak suları sıcak ve soğuk olmak üzere iki gruba ayrılmaktadır: Sıcak su kaynakları genellikle 35 Co'den daha sıcak olan suları kapsamaktadır. Bu tür sular halkın sağlık amacıyla kullandığı sulardır. Soğuk kaynak sularında ise ortalama yıllık sıcaklık 17-20 Co arasındadır. Kimyasal ve biyolojik özellikleri suyun yeraltından geçtiği toprak ve kayalık yapıya bağlıdır. Soğuk su kaynaklarından genellikle insanlar veya hayvanlar için içme suyu olarak yararlanılır. Ül­ kemizde yeraltı kaynak sularının kullanımı oldukça yaygındır ve gittikçe de artmaktadır. Örneğin, 1995 yılında toplam 7.6 km3 yeraltı suyu­ nun yerüstüne çıkarıldığı belırlenmiştir; burada kişi başına düşen miktarın 114.1 m3 civarında olduğu belirtilmiştir. Bu miktarın %60 kadarı tarımsal, %31 kadarı ise evsel amaçlarla kulla­ nılmıştır. Endüstri ıse bu miktarın %9 kadarını kullanmaktadır. 2000 yılına göre ortalama yıllık yeraltı su çıkarımı toplam 20 km3 , kişi başına düşen miktar ise 300 m3 kadardır.

Yukarı

1.2.1.5. Denizler:

Denizler, tuzluluğu %0 16-39 arasında değişiklik gösteren su kütleleridir. Nehir ağızları, yani haliçler ve kıta sahanlığı insanların beslenmesi, yerleşimi ve dinlenmesi açısından yeryüzünün en önemli bölgeleridir. Buna karşın deniz ekosisteminin bu hassas bölgesine insan gerekli özeni göstermemektedir. Bu bölgeler yoğun olarak kirlenmeye maruz kalmaktadır. Denizlerimizın karşılaştıkları çevre sorunları aslında dığer ekosistemlerin yaşadıkları çevre sorunlarından pek farklı değildir. Deniz taşımacılığının sonucu olarak petrol tankerı kazaları, atıksular, deniz kıyılarının doldurulması, su ürünlerinin aşırı ve bilinçsiz avlanması denizlerin karşılaştığı sorunların sadece birkaçıdır. Ancak, tüm akarsuların eninde sonunda denize döküldükleri düşünülecek olursa, karaların içlerinden kaynaklanan tüm kirleticilerle birlikte denizlerin kirliliği de gun geçtikçe artmaktadır. Endüstriyel, tarımsal ve evsel atıklar başta olmak üzere birçok kirletici kaynak denizlere dökülmektedir. Özellikle Marmara ve Karadeniz'deki kirlilik problemlerı diğer denizlere göre kısmen üst seviyededir.

Özellikle, onsekizinci yüzyılda sanayının gelişmesiyle birlikte günümüzde doğanın tahrip edilmesi korkunç boyutlara ulaşmıştır. Yaşadığımız ortamın havasını, toprağını, suyunu kendi türümüz de dahil olmak üzere, tüm canlı türlerini tehlikeye atacak şekilde kirletmeye başladık. İnsanın müdahalesı sonucunda doğal çevrenin hızla olumsuz yönde değiştiğine tanık ediyoruz. Yeryüzünün hassas ekolojik dengesi bozuluyor ve bunun olumsuz sonuçlarını çevre felaketleri olarak hepimiz yaşıyoruz. Özellikl çevre kirlenmesinden en çok hasar gören ortamlar su kaynaklarıdır. Hiçbir arıtmaya ta tutmadan doğrudan doğaya verilen kirletici unsurlar sulara karışmakta ve akarsular yoluy gbllerde, denızlerde bırikmektedirler. Türk ye'de nüfus artışı, şehirleşme, sanayileşme tarımsal ilaçlar ile gübrelerin kullanımına bağ olarak akarsu, göl ve denizde su kirliliği hızla artmaktadır. Bunlara ek olarak, dünyamızın iklimini etkileyen küresel ısınma yüzünden ülkemizin önemli su kaynakları olan bazı göllerimizin sularının çekildiğine ve hatta kuruduğuna tanık oluyoruz.

   
Bugün 1 ziyaretçi (2 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol